Fransızların geleneksel yöntemlerle hazırladığı soğan çorbası vücut direncini artıran, iştah açan, antibakteriyel niteliğe sahip, ağrı kesici, pek çok vitamin ve mineralle kuşanmış, doğal antibiyotik kuru soğanın başı çektiği bir tarif var sırada. Soğan çorbası tarifini bir parça kendi damak tadımıza uydurduk. Taze ve kuru baharatların aromasından destek aldık. Kıvamını unla destekledik, aromatik sebze ve baharatlarla önceden hazırladığımız ev yapımı et suyunu sıcak tuttuk. Soğanlar renk alıp un kavrulduğunda ekledik azar azar, pişirmeye devam ettik çorbayı. O da yetmezmiş gibi bir dilim ekmek ve rendelenmiş kaşar peyniri eşliğinde fırınladık, sıcağı sıcağına sevdiklerimizle paylaşacağımız enfes bir çorba....
Çorbanın ana malzemesi olan kuru soğanları yarım ay şeklinde doğrayın. Sarımsakları küçük küpler halinde kesin.
Tereyağı ve zeytinyağını geniş bir tencerede kızdırın. Yarım ay şeklinde doğranmış kuru soğan, sarımsak, defne yaprağı ve taze kekiği katıp kısık ateşte soteleme işlemine başlayın.
Hafif hafif renk almaya başlayan kuru soğanları kısık ateşte, 25-30 dakika kadar soteleyin.
Soğanlar iyice yumuşadığında ateşi biraz yükseltip 5 dakika daha pişirerek renk almalarını kolaylaştırın. Aromalarını bırakan defne yaprağı ve taze kekiği tencereden çıkartın.
Unu ekleyip kokusu çıkıp hafif bir renk alana kadar soğanlarla birlikte kavurmaya başlayın. Hemen ardından sıcak et suyunu ekleyip iyice karıştırdıktan sonra kaynamaya bırakın. Tuz ve taze çekilmiş tane karabiberle tatlandırıp 15-20 dakika kadar pişirme işlemini sürdürün.
Isıya dayanıklı servis kaselerine aldığınız koyu kıvamlı çorbanın üzerine birer dilim ekmek yerleştirin. Üzerine rendelenmiş kaşar peyniri serpiştirin.
Önceden ısıtılmış 200 derece fırında peynir eriyip hafif kızarana kadar pişirin. Fırından dikkatli bir şekilde çıkardığınız çorbaları, sıcağı sıcağına bekletmeden servis edin.